Etiket arşivi

Mütevazı önderlik yönüyle ATAMAN İNCE (*)

Ekim ayı şehitlerimizden biri de Ataman”dır. Ataman İnce, 25 Ekim 1981 tarihinde işkencede katledildi. Öldüğünde 25 yaşındaydı. Fakat mücadeleye 14 yaşında atıldığı için, 10 yıllık döneme çok şey sığdırmıştı. Denizlerle aynı cezaevinde yatmıştı mesela. ‘70’lerin ortalarından itibaren yeniden yükselen devrimci hareketin içinde önder özellikler kazanarak mücadelesini sürekli büyüterek ilerlemişti. İhtilalci komünist hareketin kuruluşunda yer almış, ölünceye dek onu geliştirmek için …

Devamını oku

“İlk kurşun”: OSMAN YAŞAR YOLDAŞCAN

Osman Yaşar Yoldaşcan, 12 Eylül faşist cuntanın işbaşına gelişinden 17 gün sonra 29 Eylül 1980’de İstanbul-Bağcılar’da saatlerce süren sokak çatışmasının ardından şehit düştü. Onun bu yiğitçe ölümü, başta yoldaşları olmak üzere tüm tutarlı devrimcilere, anti-faşistlere izlenmesi gereken yolu gösteren bir manifesto oldu. 12 Eylül’e sıkılan ‘ilk kurşun’ olmasının anlamı, yaşanan ilk sokak çatışması olması ve bir işkenceci şefinin hak ettiği …

Devamını oku

Bir bayrak gibi en önümüzde yürüyen ŞEHİTLERİMİZİ ANIYORUZ!

Ekim ayı, biz komünistler açısından dünyayı sarsan Ekim devriminin yıldönümünün yanı sıra, tüm devrim ve sosyalizm şehitlerini andığımız bir aydır. Onun için önemi ikiye katlanmaktadır. 29 Eylül 1980’de faşist cuntaya sıkılan ‘ilk kurşun’ Osman Yaşar Yoldaşcan’ın ölümüyle başlayıp 31 Ekim’de bir trafik kazasında yitirdiğimiz Sezai Ekinci yoldaşın ölümüne kadar geçen bir aylık sürede yitirdiğimiz Ataman İnce, Remzi Basalak, Şaban Budak …

Devamını oku

İhtilalci komünistlerin ilk şehidi: AZMİ AKAN

Azmi Akan, 18 Nisan 1979’da Adana’da katledildi. Sezai Ekinci komutasında TİKB askeri komitesi, gözaltına alınan yoldaşlarını kurtarmak için Hacı Bayram Karakolu’na baskın yapar. Polislerin en az bulunduğu saatler olarak tespit edilen baskın anı, o gece bir milli maçın naklen yayını olduğu için oldukça kalabalıktır. Buna rağmen polisler teslim alınır. Fakat Azmi’nin girdiği odaya saklanan bir polisin sıktığı kurşun, Azmi’nin kalbine …

Devamını oku

YAZGIMIZ KAZANMAKTIR!

Sovyetler Birliği’nin büyük ozanı Mayakovski, muzaffer bir partinin üyesi olarak “parti” adlı şiirinde şöyle sesleniyor: “Yüreklerimizin gönderinde çelik bir yıldız olan / yoldaşlara sözümüz var. / Acıların gözbebekleri üzerine andımız var. / Dindireceğiz özgürlüğe olan hasreti. / Zulmün olduğu her noktaya tırnaklarımızla kazıyacağız zaferi… / Geçti artık boyuneğme dönemi / Yazgımız kazanmaktır!” O günden bugüne ‘büyük insanlık’ birçok zafer, ama …

Devamını oku

Doğal önder: HACI KÖSE

Hacı Köse, 22 Şubat 1980 tarihinde işkencede katledildi. O, ihtilalci komünist hareketin ilk kadrolarındandı. İyi bir örgütçü, iyi bir komutan ve siyasal olarak gelişkin bir militandı. Öldüğünde 22 yaşında genç bir komünist iken, Çukurova bölgesinde yönetici bir kadro, aynı zamanda bir “doğal önder”di. Hacı, Adana’da anti-faşist mücadelenin yüksek olduğu Borsa Lisesi’nde okudu. Oradaki eylemlerde sivrilen, ardından liseli gençliğin önderi durumuna …

Devamını oku

Ali Algül (1960-21 Kasım 1979)

1960 yılında Kayseri-Sarız’da demokrat bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Liseye İstanbul’da Kocasinan Lisesi’nde devam etti. Emekçi kişiliği ile devrimciliği birleştirdiği lise yıllarında, hızla etrafındakileri devrimcileştirme görevini üstlendi. Halkın Kurtuluşu (HK) saflarında atıldı kavgaya. Bir yandan liseli gençliği örgütlerken bir yandan da Emek Spor Kulübü’nün açılışıyla uğraşıyor, derneklerde çalışıyor, seminerler düzenliyordu. Bahçelievler-Siyavuşpaşa’da arşınlamadığı yer yoktu. Buralarda yetişiyordu geleceğin bu seçkin …

Devamını oku

12 Eylül’de bir dönemeç; ’84 ölüm orucu eylemi

Başta “tek tip elbise” olmak üzere, 12 Eylül askeri faşist cuntanın devrimci tutsaklar üzerindeki baskı ve işkencesine, faşist yaptırımlara karşı başlatılan ’84 ölüm orucu eyleminin üzerinden 40 yıl geçti. ’84 ÖO, sadece cezaevlerindeki faşist uygulamaları kırması yönüyle değil, dışardaki sessizliği kırması yönüyle de bir “milat” oldu. 12 Eylül sonrası ilk kitle eylemi, ölüm orucundaki tutsakların taleplerinin kabul edilmesi için, tutsak …

Devamını oku

Yüreğimizdeki Fırtına ERALP YAZAR (4 Mart 1992…)

Günlerden 4 Mart 1992, saatler 18.00’i gösteriyor. İzmir’in Yenişehir semti. Daha önce planlanan ancak polis ablukası nedeniyle ertelenen TİKB kuruluş yıldönümü için korsan düzenleniyor. İşçiler vardiya tesliminden dönüyorlar. Caddeler gürül gürül insan seli. Şehrin en işlek caddesiydi burası… Önce gözleriyle etrafı, kolaçan etti Eralp. Eyleme katılacak kitleyi yeniden gözden geçirdi. Kırmızı ışıkların yanmasıyla birlikte eylem komutunu verdi. Ellerinde getirdikleri benzin …

Devamını oku

“Kutup Yıldızı”mız M. Fatih Öktülmüş yaşıyor!

TİKB-MK üyesi Mehmet Fatih Öktülmüş, 17 Haziran 1984 tarihinde Ölüm Orucu eyleminde şehit düştü. Devrimci Sol savaşçıları Abdullah Meral, Haydar Başbağ, Hasan Telci ile birlikte… Onlar, 12 Eylül cuntasının devrimci tutsaklar üzerinde uygulamaya kalktığı “tek tip elbise” başta olmak üzere, faşist yaptırımlara bedenleriyle barikat oldular. Hem içeride, hem dışarıda 12 Eylül faşizminin karanlığını yardılar. Faşizme ve teslimiyete karşı direnişin başını …

Devamını oku