Etiket arşivi

Ölümünün 45. yılında OSMAN YAŞAR YOLDAŞCAN YAŞIYOR!

Aynı yalınlıkla ölmek isterim Kırda bir çiçek gibi sakin, gösterişsiz Mum yerine yıldızlar parlasın üzerimde Yeryüzü uzansın altımda sessiz Ben aydınlık ve özgürlük delisiyim Varsın hainleri saklasınlar soğuk bir taş altında Dürüstçe yaşadım ben Karşılığında, yüzüm doğan güneşe dönük öleceğim. Jose Marti   29 Eylül 1980’de 12 Eylül’e sıkılan “ilk kurşun” olan Osman Yaşar Yoldaşcan’ın bu yıl 45. ölüm yıldönümü. …

Devamını oku

“İlk kurşun”: OSMAN YAŞAR YOLDAŞCAN

Osman Yaşar Yoldaşcan, 12 Eylül faşist cuntanın işbaşına gelişinden 17 gün sonra 29 Eylül 1980’de İstanbul-Bağcılar’da saatlerce süren sokak çatışmasının ardından şehit düştü. Onun bu yiğitçe ölümü, başta yoldaşları olmak üzere tüm tutarlı devrimcilere, anti-faşistlere izlenmesi gereken yolu gösteren bir manifesto oldu. 12 Eylül’e sıkılan ‘ilk kurşun’ olmasının anlamı, yaşanan ilk sokak çatışması olması ve bir işkenceci şefinin hak ettiği …

Devamını oku

Bir bayrak gibi en önümüzde yürüyen ŞEHİTLERİMİZİ ANIYORUZ!

Ekim ayı, biz komünistler açısından dünyayı sarsan Ekim devriminin yıldönümünün yanı sıra, tüm devrim ve sosyalizm şehitlerini andığımız bir aydır. Onun için önemi ikiye katlanmaktadır. 29 Eylül 1980’de faşist cuntaya sıkılan ‘ilk kurşun’ Osman Yaşar Yoldaşcan’ın ölümüyle başlayıp 31 Ekim’de bir trafik kazasında yitirdiğimiz Sezai Ekinci yoldaşın ölümüne kadar geçen bir aylık sürede yitirdiğimiz Ataman İnce, Remzi Basalak, Şaban Budak …

Devamını oku

Devrimci avukat Erhan Erel’i kaybettik

Devrimci sendikacı ve avukat Erhan Erel, 17 Nisan günü kalp krizi sonucu yaşamını yitirdi.  Cenazesi 19 Nisan’da Zincirlikuyu’dan kaldırıldı ve Ayazağa Mezarlığı’na defnedildi. Sevenleri, yakınları ve mücadele arkadaşları bu son yolculuğunda da onu yalnız bırakmadılar. Erhan Erel, 1960’lı yıllardan itibaren mücadelenin içinde yer almış, etrafında büyük bir sevgi-saygı halesi oluşturmuş ender insanlardandı. Hikmet Kıvılcımlı’dan Denizlere, oradan ‘70’lere uzanan devrimci kuşaklara …

Devamını oku

Doğal önder: HACI KÖSE

Hacı Köse, 22 Şubat 1980 tarihinde işkencede katledildi. O, ihtilalci komünist hareketin ilk kadrolarındandı. İyi bir örgütçü, iyi bir komutan ve siyasal olarak gelişkin bir militandı. Öldüğünde 22 yaşında genç bir komünist iken, Çukurova bölgesinde yönetici bir kadro, aynı zamanda bir “doğal önder”di. Hacı, Adana’da anti-faşist mücadelenin yüksek olduğu Borsa Lisesi’nde okudu. Oradaki eylemlerde sivrilen, ardından liseli gençliğin önderi durumuna …

Devamını oku

“Adana’nın Yoldaşcan’ı” METİN AYDIN (1956-1980)

11 Aralık 1980… Metin Aydın, belinde silahı, yanında bir yoldaşı, çalıntı bir araba ile Adana-Kozan yolu üzerinde ilerliyor… Faşist cuntanın işbaşına gelişinden bu yana 3 ay geçmiş. Zor günler yaşanıyor. Devrimci hareketlerde “geri çekilme” adı altında kaçışlar başlamış; kitleler tedirgin, ne yapacağınızı bilemez halde çaresiz bekliyor. Metin Aydın ise, Osman Yaşar Yoldaşcan’la simgelenen “hücum ruhu”yla donanmış, kararlı, inatçı bir mücadele …

Devamını oku

“Yekpare mermer”di onlar!

29 Eylül 1980’de faşist cuntaya sıktığı “ilk kurşun”la ölümsüzleşen Osman Yaşar Yoldaşcan; 25 Ekim 1981’de işkencede katledilen Ataman İnce; 23 Ekim 1992’de bir kamulaştırma sonrası çıkan çatışmada şehit düşen Şaban Budak, aynı eylemde yakalanan ve teşhir masasını tekmesiyle yıkan, bu yüzden de faşist cellatların kudurmuşçasına saldırısına uğrayan Remzi Basalak; bu yoldaşların katledilişinden bir hafta sonra 30 Ekim 1992’de trafik kazasında …

Devamını oku

12 Eylül’e sıkılan ilk kurşun: OSMAN YAŞAR YOLDAŞCAN

“Osman Yaşar Yoldaşcan, 12 Eylül faşist cuntanın işbaşına gelişinden 17 gün sonra 29 Eylül 1980’de İstanbul-Bağcılar’da saatlerce süren sokak çatışmasının ardından şehit düştü. Onun bu yiğitçe ölümü, başta yoldaşları olmak üzere tüm tutarlı devrimcilere, anti-faşistlere izlenmesi gereken yolu gösteren bir manifesto oldu. 12 Eylül’e sıkılan ‘ilk kurşun’ olmasının anlamı, yaşanan ilk sokak çatışması olması ve bir işkenceci şefinin hak ettiği …

Devamını oku

“İlk kurşun”: OSMAN YAŞAR YOLDAŞCAN

Günlerden 29 Eylül 1980! Yer, İstanbul-Bağcılar yokuşu… Birazdan yeni bir tarih yazılacak, iki sınıf karşı karşıya gelecek… Güçler ve silahlar eşit değil, ama olsun! Sayı ve silah yönünden bir hayli üstün taraf, eskiyi, yani burjuvaziyi temsil ederken; karşısında iki ondörtlü ve bir bombasıyla tek kişilik bir ordu yeniyi, yani proletaryayı temsil ediyor… Çekildiği inşaatı bilinç ve çelikten iradesiyle granitten bir …

Devamını oku