1 Mayıs, dünyada ve ülkemizde engellemelere rağmen, yine büyük bir kararlılık ve coşkuyla kutlandı. Bu yılki 1 Mayıs kutlamalarında öne çıkan yer, tabi ki İstanbul oldu. İstanbul 1 Mayısı’nda yaşananlar, sadece Türkiye’de değil, dünyada da, belli başlı haber kanallarının “birinci sırası”nda yer aldı. Nasıl almasın ki? Devletin polisi, adeta “elimden bir uçanla bir kaçan kurtulur” havası içinde her tarafı …
Devamını okuEtiket arşivi
Adana’da köklerimizden yeniden filizlendik.
İşçi sınıfının birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs, tüm dünyada olduğu gibi Adana’da da işçi ve emekçilerin yoğun ilgisiyle kutlandı. Mimar Sinan Açık Hava Tiyatrosu önünde toplanan 10 bine yakın işçi ve emekçi, Proleter Devrimci Duruş’un da içinde olduğu devrimci ve demokratlar, sendika ve kitle örgütleriyle birlikte İstasyon Meydanı’na yürüdü. DİSK, İHD, KESK, Genel-İş, Sosyal-İş, Emekli-Sen, Dev Sağlık-İş, BES, …
Devamını okuSavaşa ve krize karşı 1 MAYIS’TA 1 MAYIS ALANINA!
1 Mayıs, işçi ve emekçilerin, birlik, dayanışma ve ille de mücadele günüdür! 1886 yılından beri, tüm dünya işçi ve emekçileri, 1 Mayıs’ta alanlara çıkar, taleplerini haykırır. O yüzden 1 Mayıs, işçi sınıfının, sadece kendi ülkesindeki işçi ve emekçilerle değil, tüm dünyanın işçi ve emekçileriyle, ezilen halklarıyla birlik olduğunu, onlarla dayanışma içinde bulunduğunu gösterdiği gündür! Düşmanlarına, emperyalistlere ve işbirlikçilerine korku …
Devamını okuFAŞİZM HUKUKSUZLUKTUR! Kendi yasalarını bile çiğner!
Devlet, her dönem ‘demokrasi’ adı altında insanları sindirmeye, bastırmaya çalışmıştır. Krizin etkisi her kesimde hissedilmeye başlandığında; krizi atlatmak ve faturasını işçilere yüklemek için parlamento aracılığıyla yasalar çıkarmış, karşı çıkanları polisiyle ezmeye çalışmış, kendi mahkemelerinde yargılamıştır. Son yıllarda işsizlikle, kıdem tazminatının gaspedilmeye çalışılmasıyla, en temel haklarımızın budanmasıyla, her şeyin özelleştirilmesiyle, sularımızın-ormanlarımızın talan edilmesiyle karşı karşıyayız. Her kesim, ellerinden alınmak istenen yaşam …
Devamını okuDünya emeğin olmalı!
Uyan artık uykudan uyan / uyan esirler dünyası” diye başlar, ünlü “enternasyonal” marşının sözleri. Dünyanın dört bir yanında, farklı uluslardan işçi ve emekçiler ve onların temsilcileri komünistler, devrimciler, kendi dillerinde hep birlikte bu marşı söylerler. Birbirlerinin dillerini bilmeseler de, marşın ezgisini duyduklarında, politik kimliklerini öğrenir ve büyük bir coşkuyla ona eşlik ederler. Hiçbir marş yoktur ki, bu kadar yaygın …
Devamını oku“Mor” değil, “KIZIL” 8 Mart!
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nün 157. Yılında, İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Mersin, Dersim, Diyarbakır başta olmak üzere birçok yerde miting ve yürüyüşler yapıldı. Bu yıl, 8 Mart kutlamaları, kadın sorununda burjuva yaklaşımla devrimci yaklaşım arasındaki ayrışmanın derinleştiği bir yıl oldu. Feminist bazı grupların, Kadın Platformu’ndan ayrılmaları bu ayrışmanın bir yönünü ifade ediyordu. Feminizm bir burjuva ideolojisidir ve özü burjuva …
Devamını okuKriz ve savaş koşullarında EMEKÇİ KADINLARIN DURUMU
Kadın işçi ve emekçiler, çalışma ve yaşam koşulları itibarıyla erkek işçi ve emekçilere göre çok daha ağır sorunlarla karşı karşıyadırlar. Savaş ve kriz dönemlerinde ise, bu sorunlar daha da büyür, işçi ve emekçi kadının yaşamını çekilmez hale getirir. Kadın işçilerin proletarya içindeki sayıları dalgalanmaya her zaman açıktır. Çünkü kapitalizm, kriz dönemlerinde kapıya ilk onu koyar. Çalışan kadınların bugün için ortalama …
Devamını okuNeden Emekçi Kadınlar Günü?
Bugün artık giderek artan sayıda kesim, 8 Mart’ı “Dünya Kadınlar Günü” olarak kutlamaktadır. Öyle ki, devrimci yapılar ve reformist partiler arasında bile, “Dünya Emekçi Kadınlar Günü” diyenlerin sayısı giderek azalmaktadır. Ve burada sorun salt “emekçi” kelimesinden ibaret bir sorun değildir. Kadının özgürleşme mücadelesine bakışla, kadını toplumsal olarak konumlandırmayla ilgili bir farklılaşma sözkonusudur. 8 Mart, kadının ezilmesinin nedeni olan kapitalizme karşı …
Devamını okuEmekçi kadının sahiplendiği KAVGA YENİLMEZ!
Kölelik, feodalizm, kapitalizm… Bütün sınıflı toplumlar kadını, yani toplumun yarısını yok saydı. Çünkü egemenler, kendi hegemonyalarına son verecek sınıfın yarısını etkisizleştirmek istiyorlardı. Bütün devrimlerde önce kadını vurdular bu yüzden… Onun sahiplendiği kavgadan iki kez korktular. 1857’de fabrikalarında yakılan 129 kadın işçinin mirasını yok etmeye çalıştılar. Fakat bu miras, yüzyıllar geçmesine rağmen değişmedi, kuşaktan kuşağa, ülkeden ülkeye yayıldı. “Tek göğüslü”, …
Devamını okuN.Ç.nin “rıza”sı!
Daha 13 yaşındayken 26 kişinin tecavüzüne uğrayan N.Ç.nin davası 10 yıldır sürüyor. 2002 yılında başlayan davada, Mardin 1. Ağır Ceza Mahkemesi, 24 sanığa alt sınırdan 5 yıl ceza vermiş ve iyi hal indirimiyle 4 yıl 2 aya indirmişti. Tecavüzlere aracılık eden 2 kadına ise, 9’ar yıl hapis cezası verilmişti. Bu karar, tecavüz edilen kız çocuğunun “kendi rızası” olduğu yorumuna dayalı, …
Devamını oku
PDD – Proleter Devrimci Duruş Devrimler Tarihin Lokomotifidir