Ekim ayı şehitlerimizden biri de Ataman”dır. Ataman İnce, 25 Ekim 1981 tarihinde işkencede katledildi. Öldüğünde 25 yaşındaydı. Fakat mücadeleye 14 yaşında atıldığı için, 10 yıllık döneme çok şey sığdırmıştı. Denizlerle aynı cezaevinde yatmıştı mesela. ‘70’lerin ortalarından itibaren yeniden yükselen devrimci hareketin içinde önder özellikler kazanarak mücadelesini sürekli büyüterek ilerlemişti. İhtilalci komünist hareketin kuruluşunda yer almış, ölünceye dek onu geliştirmek için …
Devamını okuTarihimiz
Devrim Kartalı REMZİ BASALAK
Remzi Basalak, 1963 yılında Adana’nın Ceyhan ilçesinde doğdu. Az topraklı çiftçi bir ailenin çocuğuydu. İlkokulu Ceyhan’a bağlı Üçdut Köyü’nde okudu, ortaöğrenimini Adana’da tamamladı. Lisede okurken yaz aylarında atölyelerde çalışmaya başladı. İhtilalci komünistlerle burada tanıştı. Sıkıyönetimin hüküm sürdüğü zorlu yıllarda örgütlü mücadeleye atıldı. 1981 yılında 17 yaşında iken gözaltına alındı, günlerce süren işkencelere direndi. Adana-Köprüköyü ve Antakya E Tipi Cezaevleri’nde faşist …
Devamını okuYoldaşcan’ın izinden yürüyen ŞABAN BUDAK
Şaban Budak, yoksul bir ailenin çocuğu olarak 1963 yılında Niğde’de doğdu. İlkokuldan itibaren hem çalıştı hem okudu. Lise yıllarında anti-faşist bir siyasal kimliğe sahipti. Çalışkanlığı ve zekiliği ile göz dolduruyordu. 1980 yılında İTÜ Elektrik-Elektronik Bölümü’nü kazandı, ancak çalışmak zorunda kaldığı için okulu bitiremedi. 1988 yılında ihtilalci komünistlerle tanıştı ve hızlı bir gelişme gösterdi. Elini attığı her işi büyük bir …
Devamını oku“Yeni çağın çocuğu” Nilgün Gök (1970-14 Ekim 1993…)
“Devrimci oluncaya kadar bir yığın yarış kazandım. Bunların getirdiği eskiden gelen bir kendine güven gelişkin bende. Yani kafamda bir hedef belirlemiş ve ona giden yolu kavramışsam her şey küçülüyor artık, ona yürürüm.” Nilgün’ün kaleminden dökülen bu satırlar, kısa ama yoğun devrimci yaşamını da özetliyor. Hedefi belirlemek ve her şeyi küçülterek yürümek. Hem de şairin deyimiyle “yürekten, gülerekten yürümek…” Günümüzün insansal …
Devamını okuYenilgiler ve yüzleşme üzerine
12 Eylül’ün 45. yılını geçtiğimiz günlerde geride bıraktık. Bunun da etkisiyle olsa gerek, bir kez daha 12 Eylül, yenilgi ve yüzleşme (hesaplaşma) konusu tartışılır oldu. Bunun, içinde bulunduğumuz durumla, onu aşma çabasıyla yakından bağı var. 12 Eylül’ün bir ürünü ve onun zihniyetinin devamcısı olan AKP’nin, bugün 12 Eylül’ü de aşan uygulamalarıyla karşı karşıya kalmak, ona karşı büyüyen öfkeyi devrimci kanallara …
Devamını okuÖlümünün 45. yılında OSMAN YAŞAR YOLDAŞCAN YAŞIYOR!
Aynı yalınlıkla ölmek isterim Kırda bir çiçek gibi sakin, gösterişsiz Mum yerine yıldızlar parlasın üzerimde Yeryüzü uzansın altımda sessiz Ben aydınlık ve özgürlük delisiyim Varsın hainleri saklasınlar soğuk bir taş altında Dürüstçe yaşadım ben Karşılığında, yüzüm doğan güneşe dönük öleceğim. Jose Marti 29 Eylül 1980’de 12 Eylül’e sıkılan “ilk kurşun” olan Osman Yaşar Yoldaşcan’ın bu yıl 45. ölüm yıldönümü. …
Devamını oku“İlk kurşun”: OSMAN YAŞAR YOLDAŞCAN
Osman Yaşar Yoldaşcan, 12 Eylül faşist cuntanın işbaşına gelişinden 17 gün sonra 29 Eylül 1980’de İstanbul-Bağcılar’da saatlerce süren sokak çatışmasının ardından şehit düştü. Onun bu yiğitçe ölümü, başta yoldaşları olmak üzere tüm tutarlı devrimcilere, anti-faşistlere izlenmesi gereken yolu gösteren bir manifesto oldu. 12 Eylül’e sıkılan ‘ilk kurşun’ olmasının anlamı, yaşanan ilk sokak çatışması olması ve bir işkenceci şefinin hak ettiği …
Devamını oku12 Eylül halen hesaplaşmayı bekliyor!
“Bir düdük çalınacak denilmişti / Bir düdük / Üfürüğü NewYork’ta, Washington’da / Sesi kulaklarımızda bir düdük…” Kavganın şairi Adnan Yücel, 12 Eylül’ün gelişini dizelerinde böyle betimliyor. Yükselen halk hareketini ve devrimci dalgayı bastırmak için ABD ve işbirlikçilerinin son çaresiydi 12 Eylül askeri faşist cuntası. Çünkü daha önce ileri sürülen sivil faşistler, onların cinayetleri, katliamları, durduramamıştı halkın coşkun akan selini. Maraş, …
Devamını okuBir bayrak gibi en önümüzde yürüyen ŞEHİTLERİMİZİ ANIYORUZ!
Ekim ayı, biz komünistler açısından dünyayı sarsan Ekim devriminin yıldönümünün yanı sıra, tüm devrim ve sosyalizm şehitlerini andığımız bir aydır. Onun için önemi ikiye katlanmaktadır. 29 Eylül 1980’de faşist cuntaya sıkılan ‘ilk kurşun’ Osman Yaşar Yoldaşcan’ın ölümüyle başlayıp 31 Ekim’de bir trafik kazasında yitirdiğimiz Sezai Ekinci yoldaşın ölümüne kadar geçen bir aylık sürede yitirdiğimiz Ataman İnce, Remzi Basalak, Şaban Budak …
Devamını okuGeleceğimizin köprüsü tarihimiz
1 Eylül 1939- Faşist Hitler Almanya’sının Polonya’ya girerek II. paylaşım savaşını başlattığı gün, BM tarafından “dünya barış günü” ilan edildi. 1 Eylül 1987- 12 Eylül tutsak ailelerinin örgütlenmesinde aktif yer alan Didar Şensoy, tutsaklar için yapılan bir eylem sırasında yaşamını yitirdi. 2 Eylül 1969- Vietnam devriminin önderi Ho Chi Minh yaşamını kaybetti. 6-7 Eylül 1955- İstanbul ve …
Devamını oku
PDD – Proleter Devrimci Duruş Devrimler Tarihin Lokomotifidir