Öğretmenler Ankara’ya yürüdü

Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası, 25 Haziran-1 Temmuz tarihleri arasında İstanbul’dan Ankara’ya “Büyük Öğretmen Yürüyüşü”nü gerçekleştirdi.

Yürüyüş, sendikanın 4 temel talebi için verdiği mücadelenin bir parçası, olarak yapılmıştı. Bunlar:

1-Taban maaş talebi

2-Belirsiz süreli iş sözleşmesi talebi

3-Eğitim ve güzel sanatlar işkolu kurulması

4-Kamu ile özlük haklarda eşitlik

Sendikalı öğretmenler ve dost kurumların temsilcileri 25 Haziran sabahı Kadıköy’de sendika genel merkezinde buluştular. Halayların ardından özel sektör eğitim emekçilerinin durumunu ve sendikanın mücadelesini anlatan basın açıklaması okundu.

Polisin engelleme çabalarına rağmen yaklaşık 30 eğitim emekçisiyle yürüyüş başladı. Fenerbahçe Orduevi civarında otobüse binildi. Maltepe-Dragos’ta otobüsten inerek yeniden yürüyüş başlatıldı ve Kartal’a kadar sahil şeridinden yüründü. Kartal halkının desteği yürüyüş esnasında devam etti.

Kartal meydanda Eğitim-Sen, DGD-Sen, İşçi-Sen, PTT-Sen ve Türk Harb-İş Sendikası; özel sektör öğretmenlerini sloganlarla karşıladı ve coşkulu konuşmalar yapıldı.

26 Haziran’da sabah 09.00’da Kartal’dan otobüsle Pendik sahile geçen öğretmenler buradan yürüyüşe başladı. İlk hedef Pendik Nazmi Arıkan Fen Bilimleri Özel Eğitim Kursu’ydu. Bu kurum öğretmenlere yasadışı biçimde 10 aylık sözleşme imzalattığı, kıdem tazminatını gasp etmek için öğretmenleri istifaya zorladığı için daha önce sendika tarafından teşhir edilmişti.

Yürüyüş başlamadan önce polis, kurumda sınav olduğu gerekçesiyle basın açıklamasını engellemek istedi. Bu gerekçe suçun itirafıydı aslında. Okullar kapanmış, sınavlar bitmişti; ama kurum sınav yaptığını polise iletiyordu. Öğretmenler geri adım atmadı ve kurumun önüne gidildiğinde sınav olmadığı görüldü.

Basın açıklamasının ardından öğretmenler Gebze’ye doğru yola çıktılar. Tatlısu Köprüsü’nden ebze Meydan’a yürümek isteyen öğretmenlerin önü polis tarafından kesildi. Öğretmenlerin ısrarı ile yol açıldı. Gebze meydanda çeşitli sendikalar ve emek örgütlerinin coşkulu karşılaması, halaylarla ve konuşmalarla devam etti.

Önce Eğitim-Sen ardından Eğitim-İş Gebze şubelerine yapılan ziyaretlerden sonra öğretmenler otobüse binerek, grevlerinin 36. gününde olan Dyo Boya işçilerine desteğe gitti. İşçiler öğretmenleri coşkuyla karşıladı. İşçilerle yapılan keyifli sohbetler ve işçilerin coşkulu uğurlamasıyla öğretmenler yoluna devam etti.

İzmit merkezde tren garında inip merkez bankasına kadar sloganlarla yürüyen öğretmenler, merkez bankası önünde sendikanın üyeleri ve Eğitim-Sen temsilcileri ile buluştuktan sonra İnsan Hakları ve Demokrasi Parkı’na geçerek basın açıklaması yaptı. Sendika üyesi olan mülakat mağduru bir öğretmen de konuşma yaparak, mülakatın sebep olduğu sorunları aktardı.

Öğretmenler, saat 20.00’a kadar parkta oturdu; ziyarete gelen İzmitlileri karşıladı, onların coşkulu destek mesajları ile günü sonlandırdı.

27 Haziran’da İzmit merkezden başlayan yürüyüşün ilk durağı İzmit Milli Eğitim Müdürlüğü oldu. Müdürlük önünde yapılan eylemde hukuksuz bir şekilde öğretmenleri çalışmaya zorlayan, istifadan başka seçenek bırakmayan kurumlara yaptırım uygulanması istendi. Milli Eğitim Müdürlükleri çalışanlarının ve bakanlığın bu kurumlarla ortak hareket ettiği anlatıldı, teşhir edildi.

Eylemin ardından öğretmenler; İzmit kent meydanını sloganlarla yürüyerek Çözüm Akademi Kurs Merkezi önüne geldi. Ülke genelinde Çözüm Kurs Merkezleri’nin sahibi Ahmet Akça. Kendisi Cumhurbaşkanlığı Eğitim ve Öğretim Politikaları Kurulu üyesi ve patron derneklerinden biri olan ÖZDER’in başkanı. Burada yapılan açıklamada patronlar-devlet arasındaki ilişki anlatıldı.

Son olarak İzmit Birikim Okulları önünde, boş okula öğretmen çağıran, gelmeyenleri istifaya zorlayan, öğretmeni tatil hakkından mahrum bırakan, sefalet ücretleri dayatan, yasal alt sınır olan 12 aylık sözleşmeyi bile uygulamaktan imtina eden Birikim Okulları teşhir edildi.

Aynı gün, yürüyüşe katılmayan sendika üyeleri tarafından Ankara’da Milli Eğitim Bakanlığı, İstanbul’da İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde destek eylemleri yapıldı.

28 Haziran günü sabah Bursa Kent Meydanı’nda başlayan yürüyüş, Şehreküstü Meydanı’da devam etti. Meydanda sendikanın Bursa üyeleri, Eğitim-Sen, Eğitim-İş, Tek Gıda-İş, Veli-Der, Umut-Sen temsilcileri tarafından coşkuyla karşılandı yürüyüşçüler. Basın açıklamasının ardından, desteğe gelen kurum temsilcileri söz alarak destek mesajlarını ilettiler. Yoldan geçen bir kadın da söz alarak; öğretmenlerin yanında olduğunu anlatan bir konuşma yaptı ve yürüyen öğretmenlere mücadelelerinde başarılar dileyerek teşekkür etti.

Öğleden sonra öğretmenlerin durakları sırasıyla Sınav Koleji, Çözüm Okulları ve Final Okulları oldu. Bu kurumların patronları sırasıyla Metin Özer, Ahmet Akça ve İbrahim Taşel. Metin Özer aynı zamanda TOBB Eğitim Meclisi Başkanı. Ahmet Akça, Cumhurbaşkanlığı Eğitim ve Öğretim Kurulu Politikaları Üyesi ve patron derneklerinden ÖZDER’in başkanı. İbrahim Taşel ise Cumhurbaşkanlığı Eğitim ve Öğretim Kurulu Üyesi ve patron derneklerinden TÖDER’in başkanı.

Kurumların önlerinde yapılan açıklamalarda; bu üç patronun da Türkiye’de özel sektör eğitim alanında söz sahibi olduğu belirtildi.

Sınav Koleji önündeki eylemde Gelişim Üniversitesi, Maltepe Üniversitesi, Arel Üniversitesi ve Nuh Naci Yazgan Üniversitesi’nde işlerine son verilen akademisyenler için de açıklama yapıldı.

Ardından öğretmenler, forum düzenlemek için Kültürpark’a geçtiler. Kültürpark’ta Bursa’daki sendika üyeleriyle buluştular.

29 Haziran’da Bozüyük’te Sınav Koleji’ne kadar sloganlarla-ajitasyonlarla yüründü. Evlerinin camına çıkan Bozüyük halkına yürüyüşün neden yapıldığı anlatıldı. Bozüyük halkı alkışlarla, ıslıklarla destekledi yürüyen öğretmenleri.

Sınav Koleji’nin önünde bir açıklama yapan öğretmenler Sınav Koleji patronu Metin Özer’e; “Metin Özer bu kurumu 50 metrekarelik bir alanda beş kişiyle kurdu. Bugün on binden fazla öğretmenin çalıştığı binlerce dönüm arazinin üzerinde devam ediyor. Metin Özer’in başarı hikayesi diye sunduğu yolun mimarları öğretmenlerdir, öğretmen emeğidir!” sözleriyle seslendi.

Yürüyüşün Bozüyük ayağına, yürüyen bir öğretmenin anne-babası da destek verdi.

Öğretmenler öğleden sonra Eskişehir’de kent merkezinde yürürken Eskişehir halkının yoğun desteğiyle karşılaştılar. Havacılık Müzesi’nin ilerisinde Eskişehirli sendika üyeleri, Eğitim-İş ve üniversite öğrencileri tarafından karşılanan öğretmenler; Anıt Park’a kadar sloganlarla-ajitasyonlarla, yolun bir şeridini kapatarak yürümeye devam etti. Anıt Park’ta Eğitim-Sen, Türk Harb-İş Sendikası, Tüm Emekliler Sendikası tarafından sloganlarla karşılanan öğretmenler, burada kitlesel bir eylem gerçekleştirdi, konuşmalar yapıldı.

30 Haziran’da ilk durak Eskişehir Bahçeşehir Koleji oldu. Bahçeşehir Koleji; okulda asgari ücret düzeyindeki maaşlara ve artan iş yüküne karşı sendikal mücadele başladığında öğretmenleri fişlemiş ve işten çıkarmıştı. Açılan dava sonucunda öğretmenler sendikal tazminat kazanmıştı.

Eskişehir’deki ikinci eylem alanı TED Koleji oldu. Geçtiğimiz sene TED Koleji Aliağa Kampüsü’nde asgari ücret düzeyindeki maaşları kabul etmedikleri için direnişe başlayan öğretmenler işten atılmış; bu nedenle kampüsün önünde bir eylem yapılmıştı. Türkiye Eğitim Derneği patronu Selçuk Pehlivanoğlu’na bu mücadele hatırlatıldı.

Ayrıca dün iş cinayetinde yaşamını yitiren Ahmet Enes Gül anıldı. Resim öğretmeni Ahmet Enes Gül, ataması yapılmadığı için inşaatlarda çalışmaya başlamış ve çalışırken bir iş cinayetinde ölmüştü.

Açıklamaların ardından öğretmenler Polatlı’ya geçti.  Polatlı Kent Meydanı’nda sendika üyeleri tarafından karşılanan öğretmenler; Polatlı halkına seslenerek mücadelelerini anlattılar.

1 Temmuz’da öğretmenler, saat 11:30 gibi Ankara’da Kurtuluş Parkı’na ulaştılar. Mithatpaşa Caddesi’ndeki Ankara Temsilciliğine yürümeye başlayan öğretmenlerin önü Ziya Gökalp Caddesi’nde kesildi. 22 öğretmen burada ablukaya alındı. Direnen öğretmenler birbirlerinden koparılarak, birer birer gözaltı araçlarına bindirildi. Bu esnada kolu-bacağı çizilen, yerlerde sürüklenen öğretmenler oldu.

Aynı saatlerde sendikanın önünde beklemekte olan üyeler, gözaltıları duyunca sloganlar ve ajitasyon konuşmalarıyla bekleyişlerini sürdürdüler. Kitle örgütleri ve dost kurumlar da onların yanındaydı.

Saat 17:30’dan itibaren parça parça serbest bırakılan öğretmenler Ankara Temsilciliği önüne gelerek bekleyen kitleyle buluştular ve bir basın açıklaması yapıldı.

Bir grup öğretmen yaklaşık 15 gün boyunca Ankara’da sendika binasında kaldı ve meclisteki çeşitli partilerle, bakanlık görevlileriyle çeşitli görüşmeler yaptı. En son 31 Temmuz günü Çalışma Bakanlığı ile bir toplantı yapılacağı duyuruldu. Ancak görüşmeye günler kala, bakanlık bu görüşmenin belirsiz bir tarihe ertelendiğini duyurdu.

Yürüyüş boyunca özellikle okul-kurs önlerinde yapılan eylemler, patronların teşhir edilmesi, öğretmenlerin talepleri ile patronların sömürüsü arasındaki bağın kurulması önemliydi. Ancak geçen yıl Mayıs-Haziran aylarında toplamda 52 gün süren eylemlere kıyasla, yürüyüşe ve Ankara eylemine katılımın düşük olması, sendikanın eylem ve kazanma gücünü zayıflatan bir unsurdu.

Bunlara da bakabilirsiniz

Nepal’de halk ayaklanması

Nepal’de hükümetin artan yolsuzlukları ve sosyal medya platformlarını engellemesinin ardından patlayan kitle öfkesi, ayaklanmaya dönüştü.  …

Paris’te Yılmaz Güney anması yapıldı

Yılmaz Güney, ölümünün 41.  yıldönümünde Paris’teki mezarı başında anıldı. Devrimci demokrat kurumların çağrısıyla yapılan anma, …

YILMAZ GÜNEY: Sanatçı, devrimci, özgürlük simgesi…

Bugün, devrimci Kürt sanatçı Yılmaz Güney’i mezarı başında andık. 41 yıl önce çok genç yaşta …