Kuyu Tipleri Kapatılsın İnisiyatifi kuruldu

Kuyu Tipi Hapishaneler saldırısını püskürtmek, hapishanelerde ve kuyu tiplerinde direnen devrimci tutsakların sesi olmak, mücadelesini yükseltmek ve seslerini çoğaltmak için, aralarında PDD’nin de olduğu devrimci, demokrat kurumlar “Kuyu Tipleri Kapatılsın İnisiyatifi”ni oluşturdular. 16 Kasım günü Önder Babat Kültür Merkezi’nde basın açıklaması yapan İnisiyatif, kuruluş deklarasyonunda şunları söyledi:

“İnsan, insana karanlık kuyu olamaz!”

Bizler; insan onurunu, yaşam hakkını, halkların özgürlüğünü ve ortak geleceğini savunan insan hakları savunucuları, hukukçular, devrimciler, demokratlar, tutsak yakınları, sendikacılar, öğretmenler, öğrenciler, akademisyenler, gazeteciler ve demokratik kitle örgütleri olarak bir araya geldik.

Çünkü biliyoruz ki; halkın emek, özgürlük ve adalet mücadelesi büyüdükçe iktidarlar karanlık yöntemlere sarılır; ama aynı zamanda dayanışma da büyür, umut da çoğalır, ortak irade de güçlenir.

Bugün bizim yan yana gelişimiz, işte tam da bu güçlü iradenin ifadesidir.

Ülkenin dört bir yanında inşa edilen Y Tipi, S Tipi, Yüksek Güvenlikli ve R Tipi hapishaneler, betonun ve demirin ötesine geçen bir rejimin parçasıdır.

Bu yapılar, insanı toplumdan koparan, iletişimi daraltan, yaşamı sınırlayan bir tecrit düzenine dönüştürülmüş olsa da, biliyoruz ki; hiçbir duvar halkın mücadelesinin önünde duramaz, hiçbir tecrit ortak dayanışmanın sesini boğamaz.

Bu nedenle “Kuyu Tipleri Kapatılsın İnisiyatifi” olarak karanlığın karşısına direngen bir dayanışma, kolektif bir itiraz ve insanlık onurunun sesiyle çıkıyoruz.

Bugün, bu zindanlarda toplumun her kesiminden, iktidara karşı ses çıkaran herkes tutuluyor.

Bu hapishanelerin asıl hedefi her zaman olduğu gibi devrimciler olsa da, toplumsal mücadelenin kapsamı genişledikçe, farklı düşünen, farklı yaşayan, itiraz eden ya da iktidar için ‘tehlike’ olarak kodlanan tüm kesimler hedef haline getiriliyor.

Düşüncesini yazan gazeteciler, öğrencisini koruyan eğitim emekçileri, hakkını arayan sendikacılar, barış diyen akademisyenler, geleceğine sahip çıkan gençler, özgürlük ve eşitlik talep eden kadınlar, “varız” diyen LGBTİ+’lar, yaşamını savunan köylüler…

Kuyu tipleri, toplumsal muhalefetin tamamına yöneltilmiş bir tehdit mekanizmasıdır.

Bu nedenle mücadelemiz yalnızca bir hapishane mimarisine karşı değil; toplumun örgütlü gücünü hedef alan bir siyasal rejime karşıdır.

Ne istiyoruz? Ne için mücadele ediyoruz?

  • Tecridi, tretmanı ve hücre tipi infazı reddediyoruz.
  • İnsanı güneşten, sesten ve toplumdan koparan hapishane mimarisine karşı çıkıyoruz.
  • Tecridi esas alan tüm hapishanelerin kapatılmasını; en acil biçimde ise “kuyu tipi” hapishanelerin derhal kapatılmasını talep ediyoruz.
  • Tüm bu hapishanelerin bağımsız insan hakları kuruluşlarının, baroların, tutsak ailelerinin ve toplumsal örgütlerin denetimine açılmasını istiyoruz. Biz biliyoruz ki hak talep edenler yalnız değildir.

Toplumun her kesiminde dayanışma büyüyor, baskı arttıkça özgürlük talebi daha gür bir sesle yankılanıyor. Bu nedenle mücadelemiz yalnızca karşı çıkma değil; umut yaratma, hakikati sahiplenme ve özgürlüğü örgütleme mücadelesidir.

19 Aralık’tan bugüne inşa edilen yüksek güvenlikli hapishaneler, iktidarın tecrit rejiminin somut ifadesidir.

TBMM’ye verilen onlarca soru önergesine rağmen Adalet Bakanlığı; tecridi gizlemeye çalışmakta, hak ihlallerini çarpıtmakta, kimi zaman yalan söylerken çoğu zaman sessizliğe sığınmaktadır.

Bu sessizlik, bürokratik bir hata değil; tecrit politikasının bilinçli bir devlet stratejisi olduğunu kanıtlamaktadır.

Hapishanelerin mimarisinden disiplin cezalarına, sağlık hakkının gasbından keyfi infaz yakmalara kadar yaşanan her ihlal, bakanlığın dolayısıyla iktidarın bilgisi ve onayıyla gerçekleşmektedir. Adalet Bakanlığı, hukuk maskesi takmış bir infaz mekanizmasının siyasal sorumlusudur.

İktidar, topluma, “Sus, yoksa sıra sende” mesajı vermektedir.

Ama biliyoruz ki; halk en umutsuz görünen anlarda bile direnmeyi bilmiştir.

Bugün içerideki tutsaklar, tecridi yarıp çıkan iradeleriyle bizlere yol açmaktadır.

Biz de onların dışarıdaki sesiyiz. Ve biliyoruz ki birlikteyken güçlüyüz. Tecrit karanlığına karşı halkın dayanışması her zaman bir çıkış yolu yaratmıştır ve yine yaratacaktır.

Bu nedenle çağrımız nettir:

  • Kuyu Tipi Hapishaneler kapatılsın!
  • Tecrit politikası tüm biçimleriyle son bulsun!
  • Hapishaneler bağımsız insan hakları kurumlarına açılsın!
  • Adalet Bakanlığı işlenen ihlallerin hesabını versin!
  • Siyasal tutsaklara özgürlük!

Karanlığı delen, duvarları aşan, tecridi boşa düşüren güç; halkın örgütlü iradesi ve dayanışmasıdır.

Faşizme karşı halkın direnişi kazanacak!

Kuyu Tipleri Kapatılsın İnisiyatifi

 

BİLEŞENLER

 Alınteri

Devrimci Kurtuluş Platformu

Devrimci Parti

Emek ve Adalet Platformu

Ezilenlerin Sosyalist Partisi

Kaldıraç Hareketi

Kızıl Parti

Komün

KÖZ

Mücadele Birliği

Proleter Devrimci Duruş

Partizan

Partizan Şehit ve Tutsak Aileleri

SPOD

Partizan

Sosyalist Dayanışma Platformu

Sosyalistler Partisi

Sosyalist Meclisler Federasyonu

Sosyalist Mücadele İnisiyatifi

Tutsaklarla Dayanışma İnisiyatifi

Toplumsal Dayanışma için Psikologlar Derneği

Yeni Demokrasi Aileleri Derneği

Bunlara da bakabilirsiniz

İşçi sınıfının önderlerinden HAMİT TEKİN ölümsüzdür!(1934-1979)

Hamit Tekin (Hamido) doğal işçi önderiydi. Yıllarını işçi sınıfının kurtuluşu mücadelesine vermiş bir proleter devrimciydi. …

İEB’in “Asgari değil insanca yaşam” çalışmaları sürüyor

İşçi Emekçi Birliği, “İnsanca yaşanacak asgari ücret” için çalışmalarını sürdürüyor. “Asgari değil insanca yaşam için …

İsviçre’de “Kuyu Tipi Hapishaneler”e karşı mücadele

İsviçre’de kurulan Devrimci Tutsaklarla Dayanışma Platformu, Türkiye’de giderek yaygınlaştırılan ve devrimci tutsaklar için özel bir …