
Artvin’in Şavşat ilçesine bağlı Bazgiret (Maden) köyüne başlatılmak istenen maden faaliyetine ilişkin, 1 Kasım 2025 günü bir yürüyüş ve ardından da bir basın açıklaması yapıldı. Yaklaşık 200 kişinin katıldığı basın açıklamasında, vahşi madenciliğin yaratacağı çevresel ve sosyal etkiler anlatıldı; Bazgiret ve çevresinde maden çalışmalarına izin verilmeyeceğine vurgu yapıldı. 
Madencilik faaliyetinin bölgede yaratacağı sorunların kapsamlı ve detaylı bir biçimde anlatıldığı basın açıklamasının tam metnini yayınlıyoruz:
BASIN AÇIKLAMASI
Basına ve Kamuoyuna,
Değerli Bazgiret Halkı, Merhaba!..
Meydancık çevre köylerimizden dayanışmaya gelen değerli dostlar,
Basın açıklamamızı takip eden değerli basın mensupları, Hepiniz Hoşgeldiniz !..
Hepinizi Maden Köyü Kültür, Turizm, Eğitim, Spor, Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği adına saygı ve sevgi ile selamlıyorum.
Bizler, Artvin’in Şavşat ilçesine bağlı Bazgiret Köyü halkı olarak, köyümüzde başlatılmak istenen maden faaliyetlerine karşı derin endişelerimizi kamuoyuyla paylaşmak için bir araya gelmiş bulunmaktayız.
Köyümüz, atalarımızdan devraldığımız doğal ve kültürel mirası koruyarak bugünlere taşıdığımız, korumaya değer geleneksel ahşap mimarisi, “Sakin Şehir” ünvanlı Şavşat’ın bir parçası olması ve eşsiz doğası ile bir köyün sahip olabileceği nerdeyse tüm güzelliklere sahip Türkiye’nin en özel köylerinden biridir. Tarihi kalıntıları, dağları, çayırları, ormanları, kırmızı pullu alabalık gölleri, tertemiz dereleri, gölü, şelalesi, yaylası, verimli tarım arazileri, pansiyonu ve ekoturizm potansiyeli ile bölge turizmine büyük katkı sunan, hayvancılık, tarım, arıcılık ve turizm ile geçimini sağlayan bir üretim ve yaşam alanıdır.
Son günlerde, köy muhtarlığı ve ihtiyar heyetinin haberi olmadan, maden firmalarına ait kişilerce bölgede izinsiz çalışma yapıldığı tespit edilmiş ve gereken müdahale yapılmıştır. Köyümüzde 1960 yılına kadar işletilmiş eski bir maden ocağı bulunmaktadır. Bu ocaktan dökülen atıkların bulunduğu alanda, geçen on yıllara rağmen hala tek bir bitki dahi yetişmemekte ve ağır bir koku yayılmaktadır. Büyüklerimizden aktardığı bilgilere göre, bu bölgeden su içen gebe hayvanların düşük yaptığı bilinmektedir.
Artvin’in %71’inin maden şirketlerine ruhsatlandırılmış olması, ilimizde çalışma yapılmayan nerdeyse bir ilçe kalmaması, bölgemizin ekolojik dengesi ve geleceği açısından büyük bir tehdit oluşturmaktadır. Kütahya’daki siyanür sızıntılarını, Erzincan İliç’teki maden faciasını unutmadık. Çernobil’den bölge halkımızın etkilenip kanser olması yetmezmiş gibi, hastalıklardan dolayı birçok vatandaşını kaybeden, büyük bedeller ödeyen Murgul halkını unutmadık. Bu örnekler, maden şirketlerinin doğayı ve insan sağlığını değil, kârı ön planda tuttuğunu açıkça göstermektedir. Dileriz Hod ve Cerattepe bir İliç olmaz diyoruz.
Bilimsel çalışmalar ışığında maden faaliyetlerinin köyümüze olası etkilerini şu şekilde öngörüyoruz:
Özellikle madenlerde cevher zenginleştirme, kırma-öğütme, yıkama ve atık yığınları yoluyla arsenik, kurşun, kadmiyum, civa gibi ağır zehirli maden atıkları, köyümüzün içme, sulama ve yeraltı sularını geri dönülemez şekilde kirletecektir. Köyümüzün tüm derelerinden tarımsal sulama için su kullanılmaktadır. Köyümüzde yer ayırt etmeksizin herhangi bir dere üzerinde yapılabilecek bir maden faaliyeti ve bu atıkların derelere karışması, köyün tüm tarımsal patates, fasülye, pancar, soğan, mısır gibi ürünlerinin yetiştirildiği tüm tarlalara girmesine, verim kaybına ve toprağın zehirli metal atıklarla kirlenmesine neden olacaktır. Atıklar önce köyümüze sonra Çağlayan, Rabat mevkii, Dereiçi köylerindeki sulama kanallarına kadar ulaşacaktır. Maden tozları, rüzgar yolu ile köy çevresinde bulunan meyve
ağaçlarının yapraklarına yapışarak bahçelerde sürekli kirlenmeye, meyve veriminin düşmesine neden olur. Yüzyıllık armut, elma, ceviz bahçeleri ve geleneksel meyvecilik bu kirlilikten olumsuz etkilenecektir. Meyve verimi, tadı değişecek ve satış değeri düşecektir. Özellikle kurşun ve arsenik gibi maddeler uzun süreli olarak hem insanlarda hem de canlılarda hastalık riskleri oluşturacaktır. Ayrıca köyümüzde yetişen ters lale, şakayık ve bey zambağı gibi endemik türlerle beraber diğer korunması gereken çiçek ve bitkiler zarar görüp, türleri yok olma tehdidiyle karşı karşıya kalacaktır.
Madende galeri açmak için yapılacak patlatmalar, yeraltı su kaynaklarımızın beslenmesini bozacak ve suya erişimimizi zorlaştıracaktır. Köy içme suyu boru hattı güzergahında heyelan ve toprak gerilmelerine, yangın boru hattı için kullanılan su pınarının yer değiştirmesine neden olacaktır. Bu patlamaların yayacağı titreşimler köyümüzün kuzey yönündeki dere tarafında bulunan ve zaten heyelan riski olan Cancakt mevkiinde, köyün güney yönündeki ormanlarda ve Tepebaşı Köyü Sulama Kanalı boyunca uzanan ormanlık alanlarda heyelanları harekete geçirecektir.
Değerli basın mensupları, madenler ormanları tahrip ederek yok edecektir.
Köyümüzün dört etrafında bulunan, dedelerimizce bugüne kadar korunan, ormanlar sayesinde, köy hem sellerden hemde çığ gibi afetlerden korunmuştur. Köyümüzde herhangi bir alandaki bir maden çalışması veya orman kesimi, dik yamaçlarda heyelan oluşmasına, köyümüzün çığ, heyelan, sel tehlikesiyle karşı karşıya kalmasına neden olacaktır. Madencilik çok sayıda ağacın kesilmesine yol açacaktır. Orman örtüsünün azalması, temiz oksijenin azalmasına, hava kalitesinin bozulmasına, yerel nem ve serinletici havanında bitmesine neden olacaktır. Yazların daha sıcak ve kurak geçmesine çığ, erozyon ve heyelan gibi risklerin artmasına neden olacaktır. Kuruyan hava nedeniyle ormanlarda ve köydeki ahşap mimaride yangınların oluşma riskini arttıracaktır. Ayrıca sürekli makine seslerinin olması, ağaç kesimi ve sürekli çalışmalardan dolayı kuş, karga ve ağaçkakan gibi zararlı orman böcekleriyle beslenen kuşların yuvalarını daha sakin yerlere götürmelerine ve göç etmelerine sebep olacaktır. Buda ağaçların kurumasına neden olan böceklerin artmasına, çam, göknar ve ladinden oluşan ormanlarımızın yok olmasına neden olacaktır. Doğal ortamın kaybı ve bitki çeşitliliğinin azalması, yok olması, toprağın faydalı mikroorganizma topluluğunu bozması, su rejiminin değişmesi, kirlenme ve patlamalar bölgedeki yabani hayvan karaca, kurt, dağ keçisi, karga, ağaçkakan, kuş, domuz, ayı, tavşan, sincap, keçi, tilki ve diğer orman hayvanlarının sayılarının azalmasına sonuçta doğal ekosistemi tamamen bozmasına neden olup, hiçbir canlının yaşamasına imkan vermeyecektir.
Madenciliğin arıcılık üzerinde yapacağı etkileri ise yıkıcı olacaktır,
Kafkas Arısının saf ırkının bulunduğu köyümüzde, arılar ve tozlayıcıların zarar görmesine, hatta ölmelerine neden olacaktır. Toprak ve bitkilerdeki ağır zehirli metal birikimi arıların öğrenme, yön bulma, yavru yapma ve hayatta kalmasını olumsuz etkileyecektir. Ayrıca köy ekonomisine katkı sağlayan ve doğal olarak üretilen Bazgiret Balı ve Karçal Balı’nın kalitesinin düşmesine, içerisine zehirli metal maddelerinin girmesine neden olacaktır. Kısacası köyde arıcılık faaliyetinin bitmesine yol açacaktır.
Akademik çalışmalar, madenciliğin insanı sağlığını olumsuz etkilediğini belirtmektedir.
Madenlerden yayılan arsenik, kurşun, cıva ve kadmiyum gibi zehirli metaller; içme suyu, toprak ve gıdalara karışarak kanser, böbrek hastalığı, nörolojik bozukluklara, solunum yolu hastalıklarına ve özellikle çocuklarda gelişimsel bozukluklara yol açar. Patlatmalar ve tozlar hava kirliliğini artırır, çocuklar, yaşlılar ve gebeler başta olmak üzere solunum sistemi sağlığını tehlikeye sokacaktır.
Biliyoruz ki, madenler tarıma, hayvancılığa ve gıda güvenliğine zarar vermektedir.
Şöyle ki; zehirli maddeler mera ve otlaklara karışır, süt ve et gibi ürünlerle insanlara ulaşır. Kurşun ve kadmiyum gibi maddeler hayvanlarda düşük, üreme bozuklukları, böbrek-karaciğer hasarı, kilo/verim düşüşü, büyüme geriliği neden olabilir Bu durum hem hayvan ölümlerine, düşük yapmalarına hem de ürünlerin hayvansal ürünlerin satılamamasına neden olur. Köylünün en önemli geçim kaynağı olan tereyağı, peynir, et ve süt üretimi zarar görür.
Böylece, ekonomik yoksullaşma kaçınılmaz hale gelir.
Toprak ve su kirliliği, yıllarca sürecek bir verim kaybına yol açar. İnsanlar geçim sıkıntısına, borçlara ve sağlık harcamalarına mahkûm olur. Köyün huzuru, sağlığı ve üretim gücü elden gider.
Çalışkan, Emektar, Cefakar Bazgiret Halkı olarak diyoruz ki; kültürel mirasımız ve yaşam alanlarımız tehdit altındadır.
Bazgiret, UNESCO’nun korumaya değer gördüğü ahşap mimarisi ve Şavşat’ın “Cittaslow – Sakin şehir” ünvanına katkısıyla tanınmaktadır. Maden galeri patlatmaları, ahşap evlerde çatlak ve yıkımlara, toprak kaymalarına, gürültü ve toz kirliliğine neden olacaktır. Bu, köyümüzün yüzlerce yıllık doğal dokusunu ve doğa ile uyumlu yaşam alanlarını yok edecektir.
Murgul madeninden şahidiz ki; maden çıkarsa burada çocukların koşabileceği sağlıklı bir çevre kalmayacaktır.
Manzaranın bozulması, toz, gürültü ve su kirliliği yazın çocukların serin doğal alanda oyun/nefes alanını azaltır; turizm, piknik yapma güdüsünü azaltarak, toplumsal morali bozacaktır. Madenden çıkan pasa ve atıklar toprağın örtüsünü yok eder, yaydığı koku oksijen kalitesini düşürerek, köyün fiziksel görünümünü bozarak turistlerin ilgisini azaltacaktır. Dökülen maden atıklarının olduğu yerde yüzyıllarca bitki-çiçek-çimen çıkmayacaktır.
Değerli basın mensupları; rant madenciliği insan kimliğine yapılmış en büyük darbedir.
Madencilik yüzünden köylerin veya mahallelerin taşınması, ataların mezarlarının geride kalması, nesiller boyu süren anıların, geçmiş hafızanın, yerel kültürün kaybı, kimliksiz bir yaşam sürmek demektir. İnsanlar kimliklerini, yaşam alanlarını kaybetmelerine karşın, oysa maden firmaları talan ettikleri yerde çıkan cevherin değerinin, %95’ini cebine koymaktadırlar.
Biz halk olarak öngörüyoruz ki, doğa kaybolursa asla geri dönüşü olmayacaktır.
Köyümüz, yılın her mevsimi yerli ve yabancı turistlerin uğrak noktasıdır. Doğal güzelliklerimiz, temiz havamız ve organik ürünlerimiz sayesinde geçim sağlıyoruz. Madenin açılması halinde hem doğa tahrip olacak hem sağlıklı yaşama şartları tamamen yok olacaktır. Burada insan sesleri, çocuk gülüşmeleri değil, makine sesleri olacaktır.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası 56. Maddesi “Herkes sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek devletin ve vatandaşların ödevidir.” şeklinde söylemektedir. Çocuk Koruma Kanunu, Çevre Kanunu, Ayrıca ülkemizin taraf olduğu Çocuk Haklarına Dair Sözleşmesi, Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşmesi, Birleşmiş
Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşmesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, Avrupa Sosyal Şartı çocukların sağlıklı çevrede büyümesi için devletlere sorumluluk yüklemektedir.
Hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyetimizin yukarıda belirttiğimiz kanunları ve taraf olduğu uluslararası sözleşmeler çerçevesinde; Bazgiret Halkı Olarak Yetkili Kurumlara Çağrımızdır:
Maden, UNESCO’nun korumaya değer gösterdiği geleneksel ahşap mimarisi olan köyümüze ve Şavşat’ın hakettiği Cittaslow ünvanını zedeleyeceğinden Şavşat Kaymakamlığı’nın gerekli hassasiyeti göstermesini bekliyoruz.
Artvin Valiliği ve İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nün Artvin’in tanıtımında yıllardır dergi, kitap, tanıtım, broşür, video, belgesel, poster ve resimlerde turizm açısından tanıtılan, görülmesi önerilen köyümüzün değerinin arkasında durarak, bu eşsiz mirası maden tehdidine karşı korumasını bekliyoruz. İlgili kamu kurumlarımızın yakın zamanda turizm için köyümüzde yaptırdığı Seyir Terası, Bazgiret Şelalesi Yaya Yürüyüş Yolu Projesinin ve yol güzergahında yapılan Kamelya Projelerinin, Bazgiret Gölü Su Takviyesi Projesinin yanında durmasını, pansiyonları ve turizmi daha fazla geliştirilmesini, genç girişimcileri daha çok desteklemesini bekliyoruz.
Köyümüz fiziksel olarak kirlenmemiş nadir su havzalarından birine sahiptir. Ülkemizin temiz su fakiri ülkelerden olduğu ilgili kamu kurumlarınca sıklıkla dile getirilmektedir. Bu temiz su kaynağının ve doğal ormanlarımızın korunması ve gelecek nesillere aktarılması için Tarım ve Orman Bakanlığı’na sesleniyoruz.
Sağlık Bakanlığı 2009 tarih 72358 sayılı yazısında içinde bir damla civa olan, ateş ölçen camlı termometrelerin kırılıp civanın ortama saçıldığını belirterek toplatmıştır. Gerekçe; kırılınca buharlaşan civanın; sağlık personeline, hastalara, okuldaki öğrencilere zarar vermesi ve zehirlenmelere yol açmasıdır. 1 damlası bile bu kadar zararlı olan cıvanın, maden açılması durumunda on binlerce katının çevreye yayılabileceğini bilimsel çalışma ve veriler bildirmektedir. Bu nedenle yaratacağı sağlık riskleri ve zehirlenmeleri önleme konusunda; çocuklarımızın geleceği için Sağlık Bakanlığı’nı gerekeni yapmaya, duyarlı olmaya çağırıyoruz.
Karasal ve Karadeniz İklimi etkileri beraber görülen köyümüz, aynı zamanda Camili Biyosfer Alanının tam sınırında bulunması nedeniyle mikroiklim açısından endemik bitki ve çiçeklerin yetiştiği nadir bölgelerdendir. Kalitesi ile yüksek ekonomik değeri olan Bazgiret Balı ve Karçal Balının bulunduğu köyümüzde maden çıkarılmasını değil, Arıcılık ve Tıbbi Aromatik Bitkiler çerçevesinde Artvin Çoruh Üniversitesi’nin köyümüzü bir araştırma ve uygulama laboratuarı haline getirmesini istiyoruz.
Bazgiret, Cancir Yaylası ve Çermik Mahallemiz (Karçal) mevkiilerinde yapılacak herhangi bir maden faaliyeti, gerek köyümüzün gerekse hayvancılık yaptığımız yaylalarımızın etkilenmesine neden olacaktır. İnsan için sağlıklı su ve havanın kirlenmesine, yaşam alanının, hayvancılığın, organik tarımsal üretimin, arıcılığın, turizmin bitmesine, ahşap mimarinin zarar görmesine doğa ve ekosistemin bozulması anlamına gelecektir.
Onun için Biz Maden Köyü Halkı olarak; Maden Çıkmasın,
Bazgiret-Karçal -Cancir Yaylası Solmasın diyoruz.
Maden değil, yaşam istiyoruz.
Rant değil, bereket istiyoruz.
Bazgiret yaşasın, doğa kazansın diyoruz.
Bazgiret yaşasın, çocuklar kazansın diyoruz.
Doğayı Koru, Oksijen Solu diyoruz.
“Toprağıma, Suyuma, Ormanıma, Geleceğime Dokunma!” diyoruz!.
DOĞAYA, SUYA, YAŞAMA EVET!
MADENE- MADEN ŞİRKETİNE HAYIR DİYORUZ!
Elleri nasır tutmuş, tırpan dövmüş, orak tutmuş, tarlamızdaki taşları sabırla tek tek toplamış tarla yapmış, duvar yapmış, bu doğayı sadece ihtiyacı olduğu kadar kullanmış, korumuş bize vatan yapmış mezarlarımızdaki dedelerimizin kemiklerini sızlatmayacağız. Onların bıraktığı yerden yüzyıllardır süren bu yaşama savaşımızı ve mücadelemizi asla bırakmayacağız. Kapitalistlere, para babalarına ezdirilmeye çalışılan, tartaklanan, yerlerde sürüklenen, hapse atılan ama yine de içinde ölmemiş etik ve ahlak duygularıyla toprağını, köyünü savunan, gerekirse ölen Reşit KİBAR’ı ve tüm Anadolu Halkının onurlu mücadelesini Bazgiret’ten saygıyla selamlıyoruz.
Buraya gelmek isteyen ve 2036 yılına kadar izin alan maden şirketi,
aslında net olarak bize şunu söylüyor:
Vücudunda kanına geçecek olan içtiğin suyunu,
yavaş yavaş zehirleyeceğim diyor.
Nefesin olan havanı, ormanını mahvedip,
yavaş yavaş seni oksijensiz bırakacağım diyor.
O şirkete iki çift lafımız var:
Ben ağacın gövdesi, Deredeki suyun sesi, Ben havanın nefesi sana söylüyorum sanaaa,
Bazgiret’e DOKUNMA!. Bazgiret’e DOKUNMA!. Bazgiret’e DOKUNMA!.
Kamuoyunu, ülkede yeşili-doğayı seven herkesi, bu dere son dereymiş gibi, bu ağaç son ağaçmış gibi korumaya, dayanışmaya çağırıyor, tarihimize, kültürümüze, doğamıza, yaşamımıza, çocuklarımızın sağlıklı çevrede büyüme hakkına sahip çıkıyor, aşımızı, suyumuzu, evimizi sizlerle paylaşmaya davet ediyoruz.
Taleplerimizin dikkate alınması için mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğimizi kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz.
Değerli dostlar, basın toplantımız bitmiştir. Uzak ve yakından gelen tüm dayanışma dostlarına, basın mensuplarına, Derneğimiz ve Bazgiret Halkı adına teşekkür eder, saygılar sunarız.
Kaynakça Listesi
[1]. Zhang, L., Zhang, Y., & Li, M. (2022). A review of acid mine drainage: Formation mechanism, treatment, and resource utilization. Minerals Engineering, 191, 107965. https://doi.org/10.1016/j.mineng.2022.107965
[2]. Liu, J., Wang, H., Chen, X., & Zhao, T. (2022). Resource utilization of acid mine drainage (AMD): A review. Water, 14(15), 2385. https://doi.org/10.3390/w14152385
[3]. Ahmed, S., & Khan, M. A. (2024). Sources, effects and present perspectives of heavy metals contamination in the environment: A comprehensive review. Heliyon, 10(4), e43883. https://doi.org/10.1016/j.heliyon.2024.e43883
[4]. Zhou, L., Chen, H., Li, R., & Zhang, J. (2024). Heavy metals and metalloids (HMs) in agricultural soils: Sources, influencing factors, and risk assessment. Environmental Advances, 7, 100209. https://doi.org/10.1016/j.envadv.2024.100209
[5]. Li, Y., Wang, Z., & Sun, Q. (2025). Health risks from persistent heavy metal contamination in agricultural regions near mining areas. Scientific Reports, 15, 17149. https://doi.org/10.1038/s41598-025-17149-0
[6]. Huang, X., Zhao, Y., & Lin, D. (2024). Comprehensive analysis of heavy metal soil contamination and ecological risks in mining areas. Ecotoxicology and Environmental Safety, 280, 115392. https://doi.org/10.1016/j.ecoenv.2024.115392
[7]. Wang, X., Li, J., & Xu, C. (2023). The formation, prevention, and remediation of acid mine drainage: A systematic review. Environmental Science and Pollution Research, 30, 49220–49245. https://doi.org/10.1007/s11356-023-30220-5
[8]. Das, S., & (ve diğ.) (2023). Heavy Metal Pollution in the Environment and Its Impact on Human Health and Agriculture. Environmental Reviews/ Tıp ve Çevre Dergisi. (Erişim: PubMed Central).
[9]. Chirinos-Peinado, D., et al. (2022). Lead and Cadmium Bioaccumulation in Fresh Cow’s Milk. International Journal of Environmental Research and Public Health, (makale). https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC9227626/
[10]. Hou, D., et al. (2025). Global soil pollution by toxic metals threatens agriculture. Science, (2025). (AAAS).
[11]. Mensah, J. P., et al. (2025). Health risks from persistent heavy metal contamination in food chains. Scientific Reports. (Nature).
[12]. Glevitzky, M., et al. (2025). Honey as a Bioindicator: Pollution’s Effects on Its Quality in Former Mining Areas. Applied Sciences, MDPI.
[13]. Hassona, N. M., et al. (2023). Heavy Metal Concentrations of Beeswax (Apis mellifera L.). Heliyon / ilgili dergi; (PMC erişimi).
[14]. Dehkordi, M. M., et al. (2024). Soil, air, and water pollution from mining and industrial activities: a review. Journal of Environmental Management / ScienceDirect.
[15]. Setu, S., et al. (2025). Review: Impacts of non-ferrous metal mining on soil heavy metal contamination. Science of the Total Environment.
[16]. Mancini, L., et al. (2018). Social impact assessment in the mining sector: Review and methodological perspectives. Energy Research & Social Science.
[17]. Terminski, B. (Yıl). Mining-induced displacement and resettlement: A global problem. (PDF).
[18]. World Resources Institute (WRI). (2024). How mining impacts forests. (WRI insights).
[19]. Banton, O. (2025). A Review of the Key Impacts of Deforestation and Wildfires. Hydrology (MDPI).
[20]. AP News (2025). Mercury fuels gold mining in Senegal… (haberi uluslararası gazetecilik örneği).
[21]. Tosun, K.E. (2009). Sürdürülebilirlik Olgusu Ve Kentsel Yapıya Etkileri, Sosyoloji Ve Politika Dergisi (E- Dergi), 10(2).
[22]. Akat, R., & Çakıroğlu, B. (2024). Artvin Maden Köyü’nün Doğal – Kültürel Mirasının Korunması, Tanıtılması ve Ekolojik Turizme Kazandırılması. Journal of Anatolian Environmental and Animal Sciences, 9(4), 776-784. https://doi.org/10.35229/jaes.1582936
[23]. Bayram, F. (2021). Çavdarhisar Yerleşimi Kültürel Miras Değerlerinin Korunması Ve Tanıtılması Açısından Öğrencilerin Farkındalığına İlişkin Bir Durum Çalışması, Kütahya Çavdarhisar Mesleki Ve Teknik Anadolu Lisesi Örneği. Eskişehir Üniversitesi, Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, Eskişehir, Türkiye, 204 S.
[24]. T.C.Sağlık Bakanlığı İlaç Eczacılık Genel Müdürlüğü 27.10.2009 gün ve 72358 Sayılı Tıbbi Cihaz Konulu Civalı Termometrelerin (Beden Dereceleri) Piyasaya Arzının Engellendiğine Dair Yazısı. https://www.massiad.org.tr/uploads/civa.pdf
[25]. Q. R. Wu et al., (2012). Mercury emissions from China’s primary zinc, lead and copper smelters, 2000-2010.
[26]. Pirrone, N., Cinnirella, S., Feng, X., Finkelman, RB, Friedli, HR, Leaner, J., Mason, R., Mukherjee, AB, Stracher, GB, Streets, DG ve Telmer, K.: İnsan kaynaklı ve doğal kaynaklardan atmosfere yayılan küresel cıva emisyonları, Atmos. Chem. Phys., 10, 5951–5964, https://doi.org/10.5194/acp-10-5951-2010, 2010.
[27]. Cıvancık D, (2015). Substance Flow Analysıs Of Mercury In Turkey For Polıcy Decısıon Support, Master’s Thesis in the Department of Environmental Engineering, Middle East Technical University. Trabzon.
[28]. B. Koz, U. Çevik, S. Akbulut, (2012). Heavy Metal Analysis Using Moss and Soil Around Murgul (Artvin) Copper Mining Field, Türkiye.https://doi.org/10.1016/j.ecolind.2012.02.002
[29]. Saliba, M. F., Karam, Z. Z., Khayat, M. E., et al. (2025). Risk factors for silicotuberculosis among miners: a scoping review. BMC Public Health, 25, 287. https://doi.org/10.1186/s12889-025-21362-x
[30]. Yao, J., Bai, H., Hou, L., et al. (2025). Associated factors of anxiety and depressive symptoms among coal miners in Shanxi, China: a cross-sectional study. BMC Public Health, 25, 2838. https://doi.org/10.1186/s12889-025-24127-8
Not: Bu basın açıklaması üstte kaynağı verilen bilimsel makalelerden olası Madencilik faaliyetlerinin Bazgiret Köyünde yapılması halinde Bazgiret’e ve çevre köylere etkilerini değerlendirmek üzere üretilmiştir.
Artvin PDD
PDD – Proleter Devrimci Duruş Devrimler Tarihin Lokomotifidir